Gökyüzü Kütüphanesi

Elif, kitap okumayı çok seven bir çocuktu. Odasında raflar dolusu kitabı vardı ama hep daha fazlasını hayal ederdi. Bir gece yıldızlara bakarken mırıldandı:
— “Keşke gökyüzünde hiç bitmeyen bir kütüphane olsa…”

Tam o anda pencerenin önünde parlayan bir ışık belirdi. Küçük bir yıldız Elif’e seslendi:
— “Hayallerin güçlü. Seni Gökyüzü Kütüphanesi’ne götürebilirim.”

Elif gözlerini kapatıp yıldızın peşinden gökyüzüne doğru yükseldi. Bulutların üzerinde devasa bir kütüphane vardı. Raflarında ışık saçan kitaplar duruyordu. Her kitap bir çocuğun hayalini anlatıyordu.

Elif, bir kitabı açtığında başka bir çocuğun rüyasına girdi. Orada rengârenk balonlarla göğe yükselen bir şehir gördü. Başka bir kitabı açtığında ise denizin altında yaşayan çocukların hikâyesine tanık oldu. Her kitap yeni bir maceraya açılan kapıydı.

Yıldız ona fısıldadı:
— “Sen de kendi kitabını yazabilirsin. Çünkü hayal gücüyle yazılan her hikâye bu kütüphanede sonsuza kadar yaşar.”

Elif, defterini çıkardı ve ilk cümlesini yazdı. O anda defteri ışık saçtı ve kütüphanenin raflarına yerleşti. Artık Elif’in hikâyesi de gökyüzünde parlıyordu.

Sabah uyandığında defteri hâlâ masasındaydı. Ve Elif biliyordu: her hayal, gökyüzü kütüphanesinde yerini alacak kadar değerlidir.